8. Sınıf İngilizce 3. Ünite Kelimeleri
8. Sınıf İngilizce dersleri içerisinde yer alan 8. Sınıf İngilizce 3. Ünite In The Kitchen Kelimeleri ve Türkçe anlamları aşağıdaki tabloda verilmiştir. 2022-2023 Eğitim Öğretim Yılı 8. Sınıf İngilizce 3. ünite kelimeleri listesi, alfabetik sıraya göre a’dan z’ye sıralanmıştır. 8. Sınıf İngilizce 3. ünite kelimeleri, 8. Sınıf İngilizce MEB ve 8. Sınıf Tutku Yayınlarına ait ders kitaplarının her ikisinde de yer alan İngilizce kelimeler ve Türkçe anlamlarından oluşmaktadır.
8. Sınıf İngilizce 3. Ünite In The Kitchen Kelimeleri
İNGİLİZCE KELİME | TÜRKÇE KARŞILIĞI |
a bunch of | bir demet |
add | eklemek |
bake | fırında pişirmek |
baking tray | fırın tepsisi |
baking powder | kabartma tozu |
basil | fesleğen |
be fond of | düşkün olmak, çok sevmek |
beef | sığır eti |
beef broth | et suyu |
bitter | acı, keskin |
black pepper | kara biber |
blueberry | yaban mersini |
boil | haşlamak |
bowl | kase |
breadcrumb | ekmek kırıntısı |
butter | tereyağ, margarin |
cake pan | pasta kalıbı |
chocolate chips | damla çikolata |
chop | doğramak |
cilantro | kişniş |
cinnamon | tarçın |
coconut | hindistan cevizi |
cornstarch | mısır nişastası |
cover | örtmek, kaplamak |
crack | kırmak |
cranberry | yaban mersini, kızılcık |
crushed | ezilmiş, öğütülmüş |
cucumber | salatalık |
cuisine | mutfak (Türk mutfağı, Hint mutfağı vb.) |
culinary arts | mutfak sanatları |
cummin | kimyon |
cut | kesmek |
dessert | tatlı |
dice | küp küp doğramak |
dish | yemek |
dissolve | erimek, eritmek |
dough | hamur |
drain | süzmek |
experience | tecrübe |
fatty | yağlı |
flour | un |
fork | çatal |
freeze | dondurmak, donmak |
freezer | dondurucu |
fry | kızartmak |
frying pan | kızartma tavası |
gain | kazanmak, edinmek |
garlic | sarımsak |
ginger | zencefil |
graduate | mezun olmak |
grate | rendelemek |
grater | rende |
greasy | yağlı |
grill | ızgara yapmak |
handful | avuç dolusu |
heat | ısı, sıcaklık, ısıtmak |
homemade | ev yapımı |
ingredient | malzeme |
knead | yoğurmak |
knife | bıçak |
lentil | mercimek |
mash | ezmek, püre yapmak |
marinate | marine etmek |
meal | yemek (öğün) |
meat | et |
meatball | köfte |
milky | sütlü |
mince | kıyma |
mix | karıştırmak |
mixing bowl | karıştırma kabı |
mixture | karışım |
oil | yağ |
olive oil | zeytinyağı |
onion | soğan |
oven | fırın |
pan | tava |
parsley | maydanoz |
peel | kabuğunu soymak |
peeler | soyma bıçağı |
pepper | biber |
plate | tabak |
pot | demlik |
pour | dökmek, boşaltmak |
powdered sugar | pudra şekeri |
preheated | önceden ısıtılmış |
preparation | hazırlık |
prepare | hazırlamak |
process | işlem, aşama, süreç |
put | koymak |
ready | hazır |
recipe | yemek tarifi |
refrigerator | buzdolabı |
rice flour | pirinç unu |
roast | fırında kızartmak |
roll | yuvarlamak |
salty | tuzlu |
saucepan | tencere |
season | baharat katmak |
serve | servis etmek |
shape | şekil vermek |
slice | dilimlemek |
soup | çorba |
sour | ekşi |
spice | baharat |
spicy | baharatlı |
spoon | kaşık |
spread | sürmek, yaymak |
sprinkle | serpmek, serpiştirmek |
squeeze | sıkmak |
steak | biftek |
steam | buharda pişirmek |
step | adım, basamak |
stir | karıştırmak |
strainer | süzgeç |
sugar | şeker |
sweet | tatlı |
sweet tooth | tatlıya düşkünlük |
tablespoon | yemek kaşığı |
taco | bir çeşit Meksika yemeği |
taste | tatmak, tadına bakmak |
tasty | lezzetli |
teaspoon | çay kaşığı |
tip | taktik, tüyo, nasihat |
traditional dish | geleneksel yemek |
vinegar | sirke |
walnut | ceviz |
well-known | tanınmış, meşhur |
whisk | çırpmak |
workshop | atölye çalışması, seminer |